Aylık arşivler: Aralık 2021

TAKVİM KONUSU

Rahmi Koç Müzesinde  Antik çağdan günümüze ‘Dünya Bebekleri’sergisi açılmış.  Ben bu müzede 7 ilimizin kıyafetini taşıyan bebeklerimle 3 ay süren bir  sergi açtım. Bebekler yanında,  kullanılan kumaşlar, takı örnekleri,  değişik yörelerin ayak giyimleri ve başlık biçimleri sergilendi. Bu işi tek başıma yaptığım, ben ve müze hiç kimseyi davet etmediğimiz için olacak hiçbir geri bildirim almadım. Hayır, bir tane aldım. Turizm Bakanlığı iki müfettiş göndermiş. Konu şu; Seymen alayı bebeklerimin başındaki seymen başının elindeki bayrak neden kumaş değil de kağıttan imiş. Koç müzesini bir vatandaşımız, müzede kağıt bayrak kullanıyorlar diye şikayet etmişmiş.”  Neden şu ki bu işler ekip işi. Biz sadece fuarlarda konu mankeni gibi görülmekteyiz. Emeğimiz, araştırmalarımızın farkında olan  kaç kişi? Fidan Atmacanın bebeği Japonya’da birincilik ödülü alalı seneler geçti. Bu sene kendisine  Canlı Kültür Hazinesi sıfatı verdi devletimiz. 

Sevgili arkadaşlar bizim takvim girişimimiz bir “benim_ senin reklamı” işi değildir.  Türkiye’de  ciddi olarak bu işe gönül vermiş, bunu meslek edinmiş yüzden fazla kişi vardır. Takvim için 12 kişiyi resimleri, haklarında bilgiler ve uygun manilerle bir araya getirmeye çalışıyorum. Amaç kadınların da bir konuda birleşip güçlerini eserleriyle  göstermelerine araç olabilmektir. Bebek insanın ilk ve tek güvenilir dostudur. Bebek ve giyimi   bize halk sanatı konusunda yetenek ve bilgilerimizi tanıtacağımız yaşamsal değerli bir mirasdır. Dünyanın pek çok ülkesi bebekler yoluyla  kendine önemli gelir sağlar ve modalar yaratırken  bizim pinterest’ten öteye geçemeyen yüzlerce insanımız ve keşfedilmeyi bekleyen binlerce özgün modelimiz var. Bu güzel bir girişimdir ve yükselen bir merdivenin ilk basamağı olabilir. Değerimizi, değerlerimizi bilerek, tanıtarak, kadınlar arası iletişim ve  hoşgörünün yaşamsal gücünün farkında olarak hoşça kalın. Sağlıkla sevgiyle kalın. 

Ruhiye Mine Kayra

Not: Bu yazı bu iş burada biter demek değildir. Pilavdan  dönenin kaşığına bir şey olmasın.

KATILIMCI BİR ÇOCUK MÜZESİ TASARIMI ARAŞTIRMASI

                                                          

KATILIMCI BİR ÇOCUK MÜZESİ TASARIMI

ARAŞTIRMASI

1.  ÖZET

2.  GİRİŞ

3.  ÜLKEMIZDE MÜZECİLİK

4.  MÜZECİLİKTE  DEĞİŞİKLİK İSTEMLERİNİN NEDENLERİ

5.  TASARIM

6.  TASARIMIN KAZANIMLARI

7.  OLABİLİRLİK

1. ÖZET:  Tasarım; bir çok kazanımları  içinde  birincil olarak  Müze ziyaretini eğlenceli bir öğrenim süreci olarak yaşamımıza katmayı amaçlamaktadır.

2. GİRİŞ: …..müzecilik birtakım eşsiz parçaları toplamaktan ibaret olan geleneksel dar ölçülerin dışına taşmış, yeni ve çağdaş  bir müzecilik kavramı bu yüzyılın başlarından itibaren ortaya çikmıştır. “( Özsezgin,1985)

Günümüzde müzeler birer yaygın eğitim kurumu olarak halkı eğitmeyi, kültür ve bilimi topluma aktarmayı hedefleyerek iletişim ve halkla ilişkileri başlıca yöntemler olarak kullanmaya yönelmişlerdir. (Atagök, 1990)

Böylece edilgin bir müzecilikten etkin, dinamik, etkileşimci ve katılımcı bir müzecilik anlayışına geçilmiştir.(Onur, 2000)

Müze eğitimi öğrenciler açısından  sadece müzede gezmeleriyle sınırlı değildir.  Müze ; koleksiyonlarının  ziyaretçiler tarafından kullanımı dışında,  eğitim programları ve müze dışı eğitsel etkinlikleriyle bir bütündür

3. ÜLKEMIZDE MÜZECİLİK: Ülkemizde klasik müzecilik türü yaygındır.. Müzelerimiz,  etnografya, arkeoloji adları altında  Anadolu’da  yaşamış medeniyetlerin zengin buluntularını sergilemekle beraber koleksiyonları konusunda düzenli, yaygın bir eğitim programı uygulamazlar. Yabancı turistler rehberleri eşliğinde müzeleri gezer  gerekli bilgileri alırlar. Müzelerin  kendi rehberleri yoktur, sergilenenlerle ilgili, müzesine göre, eşyaların yanında bazen duvarlarda,  kısa ya da kapsamlı açıklamalar vardır.. Salonlar  güvenlik görevlileri tarafından kontrol edilir. Çocuklarımızın  müze eğitsel ziyareti, yılda bir kere  turizm haftasında, ögretmenleri  nezaretinde müze camlı dolaplarının önünden hızla geçirilmek suretiyle  gerçekleştirilir.  İzmir’de  Konak Belediyesi ve rehberler derneği İZRO işbirliği ile  Çocuk ve Müze adı altında okul ve rehberler  çalışmasıyla  öğrenci müze ziyaretleri başlatılmış,   ancak  yaygınlaşmamıştır..

 4. MÜZECİLİKTE  DEĞİŞİKLİK İSTEMLERİNİN NEDENLERİ:

20 imci yüzyılın ortalarından başlayarak toplumların çocuklara bakış açısında  büyük değişiklikler olmuş  ve çocukların erişkinlerden farklı fiziksel, fizyolojik, davranışsal ve  psikolojik özellikleri olduğu, sürekli büyüme ve gelişme  gösterdiği bilincinin yerleşmesi , çocukların bakımının bir toplum sorunu olduğu ve bilimsel yaklaşmalarla  herkesin bu sorumluluğu yüklenmesi gerektiği düşüncesi  20 kasım 1989da  Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda  Çocuk Hakları Bildirgesinde kabul edilmişti. Bu  bildiri, insanlığın kendisinde olan en iyi şeyi çocuğa verme yükümlülüğünden  kalkarak, çocukla toplum arasında bir ilişki kurar (Tanilli, 1992, ss.21-22. 

Türkiye Sözleşmeyi 14 Eylül 1990 tarihinde imzalamıştır. Bildirgede

Madde 31- 1.Taraf devletler çocuğun dinlenme, boş zaman değerlendirme,  oynama ve yaşına uygun eğlence (etkinliklerde) bulunma ve kültürel  ve sanatsal yaşama serbestçe katılma hakkını tanırlar.

      2. Taraf devletler çocuğun kültürel ve sanatsal yaşama tam olarak katılma

hakkını saygı duyarak tanırlar ve özendirirler ve çocuklar için, boş

zamanı değerlendirmeye, dinlenmeye, sanata ve kültüre ilişkin (etkinlikler)

konusunda uygun ve eşit fırsatların sağlanmasını teşvik ederler

(Akıllıoğlu, 1995, s.81).”

Kağıt üzerindeki  bu çocuk hakları  yaşama geçirilmeye çalışılırken  klasik okul eğitiminde de yeni öğretilere uygun değişiklikler yapılmaktadır.  Eğitim sistemleri gözden  geçirilmekte, çocuklarin ögrencilik dışında  farklı  eğitimler almaları, beceriler kazanmalarına ilişkin  kurumsal çalışmalar yapılmakta, çocuğun bedensel ve beyinsel gelişiminin geleceğin toplumuna katkısı  bilinci yerleşmektedir.

………dan sonra ABD’de 100 Avrupada 40 çocuk müzesi kurulmuştur.  Türkiyede de müzecilik 2000 yılından sonra hız kazanmış ve özel müzeler açılmıştır. İlk çocuk müzesi ise …………

Büyük şehirlerin sunduğu kültürel olanaklardan  bir kısım çocuklar yararlanırken,  milyonca  diğer çocuk  gelişmelerini sağlayacak  bu olanaklardan mahrumdur. Yaşam boyu eğitimi ilke edinen dünya müzeleri  çocukların hayal güçlerini geliştirecek, oynama haklarını,  eşitlik  beklentilerini, ögrenme meraklarını ve   yaratma dürtülerini  karşilama, bilgi birikimlerini arttırma yolunda çalışmalar yapmaktadırlar.  Klasik müzecilikten çagdas müzeciliğe geçilmenin kökenindeki neden budur.  Bu müzeler  insanların yaşam boyu ögrenimlerinde  yer alabilmek için  sürekli olarak  hem koleksiyon hem de organizasyonel  yenilikler düşünmekte ve uygulamaya geçirmektedirler. Türkiye’de de son yıllarda müzecilik konusunda  büyük gelişmeler olmuş bir çok özel müze  çağdaş müzecilik aşamasına gelmiştir.

5. TASARIM  :  Çocuklarin ve yetişkinlerin yararlanabileceği  etkin, katılımcı  bir YAP-BOZ sanat müzesidir.  Burada aşamalı bir kuruluş  önerilmektedir.. Koleksiyonlar zaman içinde  değişir, Önce mukavva yap-bozlar, sonra tahta  iki boyutlu ve üç boyutlu yap-boz’lar yerini alır.

Bu müzenin  koleksiyon tedariki  belli bir merkezden gerçekleştirilecektir. Müzenin  kuruluş amacı ve  yönetim biçimi  bu olayın bir müzeler zinciri halinde  dönüşmesi,  ve bir çok yöremizde kurulabilme olanağını getirebilir.   Koleksiyonların tasarım ve üretim maliyeti düşer, satış oranı yükselir ve insanlar müzelere ne göreceklerini ve neler yapabileceklerini bilerek girerler. Müzeler  yaşam boyu eğitimin bir parçası haline gelebilir.

Eğitim, kültürlerin  aşılanması, yaratılması, kuşaktan kuşağa aktarılması gibi temel işlevleri

yerine getirir. Bu nedenle, kültür hakları denildiği zaman eğitim hakları

da doğrudan bu kapsam içerisinde yer almaktadır” (Çeçen, 1986, ss. 133-138).

YAP-BOZ bir geleneksel sanatlar müzesidir.  Anadolu  geleneksel sanatları,  Anadolu’yu yurt tutmuş eski medeniyetlerin  buluntuları  çağdas teknolojiden  yararlanan  günümüz çocukları’nın  ilgisini çekecek biçimde  oyuncaklar haline getirilerek   YAP-BOZ müzelerinin koleksiyonunu oluşturacaktır. Özel arabalar ve toplu  taşıma araçları gibi  çocukların kendi oyuncakları ve  toplum oyuncak müzeleri. düşünülmektedir.  Kendi oyuncakları olmayan veya geleneksel kültürün günümüz yaşamına uyumlu oyuncaklarla oynamak isteyenlerin  eğlenerek öğrenecekleri, zaman buldukça gelip oynadıkları  bir yerleri olacaktır. Ayrıca   müze koleksiyonları  satışta da olacağından  müzeye  parasal destek sağlayacaktır.

6. TASARININ KAZANIMLARI:

a.         GÖRÜŞ :Çocuğa ilişkin görüşlerimizi gözden geçirmek, çocuğa saygı kültürü geliştirmek. Böyle bir müze, adıyla ve koleksiyonlarıyla, bireylerin  müzelere yaşamları içinde bir zaman ayırmalarının yolunu  açabilir

b.         YATIRIM: Çocuğa yatırım yapma gereksinimini duyurmak. Dünyada “puzzle” ve “lego” müzeleri son yirmi yılda en hızlı gelişen müzelerdir.

c.         İSTİHDAM: Tasarım  üniversitelerin, rehberlik kuruluşlarının bilimsel, bilgisel ve. teknik desteğiyle kurulacak,   ögrencilerin  ve halk sanatına meraklı emekli ögretmenlerin,   turist rehberlerinin  çalışmasına açık olacaktır. Müze koleksiyonlarını tasarlamak, üretmek  önemli bir istihdam konusudur.

d.         KORUMA:Yörelerimizde  kullanılmadığından  eskiyen,  yanan  güzel yapıları  kurtarmak,  sandıklarımızda kalan son güzelliklerin korunması.  Müze kültürü alan kişiler gerek kazılarda çıkan buluntuların , gerekse önceki zamanlardan kalmış mimari değerlerin ve  geleneksel el sanatlarının değerini bilir, korur ve  ülkesi müzelerini  onlarla zenginleştirme olanakları düşünür. Çünkü bu çocuklar yarın bu ülkenin yöneticileri olarak  kültürel değerlerimizin korunmasından sorumlu kişiler olacaklardır.

e.         TANITMA: Toplumun  teknolojiye yenik düşen geleneksel sanatlarından haberdar olması,  yöresinin  önemli  mimari binalarını ve  eski Anadolu medeniyetlerini tanımasını sağlar. Geçmişin halk sanatı, mimari ve antik  örnekleriyle tanışan bireyler onlardan  beslenerek yeni üretilere ulaşabilirler. Geleneksel  sanatlarımız yeniden tanınarak, ülke mimari eserleri ve antik eserler küresel kültür içinde saygın yerini alacaktır. Ülkemiz ve dünya müzeleri hakkında bilgi sahibi  olan turist rehberlerimiz bu bilgilerini  turistlerle olduğu gibi kendi toplumumuzla paylaşabileceklerdir. Bu yolla yanı başındaki ören yerini tanımayan insanlar onların değerini öğrendikçe sandıklarımızda kalan son eserleri,  değerli eski binalarımızı ve  ören yerlerimizi koruma bilinci gelişebilecektir.

f.         ÜRETIM:  Tasarım  her yörede  uygulanabilir ve   toplumsal oyuncak merkezi  görevini yürütür. Çocuklarina;  yaşına, merakına  uygun oyuncak  almak istiyen aileler de müze  ürünlerinden satın alma olanağı bulurlar. ‘Franchising’  gibi  müze zinciri olarak düşünülmesinin nedeni budur.  Bu olanak müze koleksiyonlarının teminini kolaylaştırır.  Gününü daha yararlı ve eğlenceli uğraşilarla geçirmek isteyen yaşlılara   Einzeimer hastalığına tutulma olasılığını azaltma veya geciktirebilme  fırsatı verebilir

 ğ.        EĞİTİM : Halk sanatları ve antik buluntularından beslenip,  günümüz  teknolojik   verilerinden yararlanılarak  üretilen oyuncaklar  tüm çocuklarin  birbirleriyle olan  iletişimlerini  geliştirme  olanağı sağlar -ayni oyuncaklarla oynayabildikleri için-  sınıflarda  beceri, bilgi düzeyleri birbirlerine daha yakın  ögrenciler bulunmasını  gerçekleştirebilir

  • OLABİLİRLİK:  Bu tür müzeler hizmet ağırlıklıdır ; hem koleksiyonların hazırlanması ve  sürekli geliştirilmesi  ve değiştirilmesi –yıpranma nedeniyle, açısından hem de müze kullanımında ziyaretçilerle daha fazla ilişki gerektiğinden.

“Müze binası ve iç donanımı büyük mali yatırım gerektiren konular. Müze işletmeciliğinden de ülkemizde bir gelir sağlamak mümkün olmadığından, işletme giderlerinin de bağış olarak temini söz konusu. Bu nedenle kurulan özel müzeler ancak büyük holdinglerin kendi bağışları ile kurulan ve işletilen müesseseler.

 İstanbul Rehberler Odası olarak ilköğretim öğrencilerinin müzelerden eğitim konusunda yararlanması, tarihi kültürel mirasımızın korunmasına yönelik bilinçlendirilmesi konusunda bir proje hazırlayarak, öğrencilere müzeleri belli standartlar çerçevesinde gezdirmiştik. Ancak, bütçesi bir müze kurma yanında söz konusu edilmeyecek rakamlar tutan bu gezileri de büyük ölçüde sponsorluk ile gerçekleştirmiştik. Meslek kuruluşlarının yasal mevzuatı ve bütçesi ne yazık ki bu tür yatırımlar için kaynak ayırmaya müsait değil. Ancak, önümüze başka bir fırst çıkması durumunda önerilerinizi değerlendirmek mümkün olacaktır.”Şerif Yenen TUREB Bşk.

 Ancak burada   düşük teknoloji ve  adımsal bir çalısma  özelligi  ile  gerçekleştirme olanağı diğer müzelere oranla  daha kolay olabilir. Kuruluşta hem sosyal hem de resmi ağlardan yararlanılabilir.  Yaşam boyu eğitimi destekleyen  hibe programları var.  Ayrıca müze aşamasına gelmeden önce okul müze odaları,  üniversite müze salonları yahut var olan müzelerde ek bir salon çalışması olarak hayata geçirilebilir.

Önce insan kaynakları gerekli. Türkiyede çocuk hakları, müzecilik ve halk sanatları konusunda çalisan, birikimli çok değerli insanlar var.  Bu çalışmanin  birincil görevi o insanlara ulaşmak ve bir girişimci gurubu oluşturmak  olmalıdır. Teknik ve parasal kaynak konusunda gene  çocuk müzesi kurmuş olan   kişiler ve  bu konularda araştırma yapan  üniversiteler,  halk sanatı uzmanları  değerli kaynaklardır. 

Yeni okul eğitim programları ögrencileri   ezbercilikten  kurtarıp düşünen, üreten bireyler olmaya yönlendirmek isterken okul ve dershane eğitimi kıskacındaki çocuklar,  bir tüketim düzeninin bireyleri olarak, üretimsel etkinliklere zaman ayıramamaktadırlar.  Katılımcı müzecilikte  sunulan koleksiyonların amacı  da  bu olanağı sağlamaktır.  Bu nedenle  YAP-BOZ  müzelerinin  bir gereksinim olarak görülmesi gerçekleştirilebilme olanaklarını arttıracaktır.

Ülkemizi ,ören yerlerimizi, halk sanatlarını iyi bilen profesyonel rehberlerimiz herhalde ülkemizde de en çok farklı müzeleri gözlemlemiş insanlardır ve onların bilgilerinden yüzde doksan sadece yabancı turistler yararlanmaktadır. Sayıları on bine varan rehberlik mesleği mensupları bu müze koleksiyonları tasarlanmasında, müzelerin idaresinde yetkili kişiler olabilirler.  Böylece değerli bilgilerini kendi vatandaşlarıyla paylaşabilirler.

Bu müzeler  rehber odalarının veya rehber odaları bu müzelerin bir parçası olabilir. Bu nedenle bu müze ve odalara  eski güzel bina tahsisi yapılabilir. Tabii yenilenmesi için de ‘cultural heritage’ kapsamında uluslar arası bağlantılar sağlanması gerekebilir.  

Müze yap-boz larından bazıları Minyatürk’te olduğu gibi  ülkemizin veya dış ülkelerin önemli binalarını temsil edebilir.

Dünyada   bu  tür müzeler gereksinim haline gelmiş , “puzzle” ve “lego” müzeleri son yirmi yılda en hızlı gelişen müzeler olmuşlardır.

Oyuncaklar: Çocuklarin Kendi Güçlerini Fark Etmelerine ve

Yetişkinin Dünyasına Uyum Sağlamalarına

Yardım Eder.   

Ruhiye Kayra

19Şubat 2012

Ankara

KAYNAK:

Oyuncaklı Dünya                               Yazar: Bekir ONUR            2010

Kırdığımız Oyuncaklar                      Yazar  Sunay AKIN               2011    

Kahire Arkeoloji Müzesi                     Çocuk Kitapcıkları               1999

Tomur Göktürk                                                                                  1990

Çocuk Müzeleri ve Müze Eğitimi       Şule Zilcioğlu                                  2008

www.umutarmaganlari.com

Internet             

BU  KONUDA  YARARLANDIĞIM MÜZELER                       Kuruluş

Sunay Akın                                           Oyuncak Müzesi                 2005   

İzmir Baradan                                        Oyuncak Müzesi                  2005

Ankara Eğitim Fakültesi                       Oyuncak Müzesi                 1990

Atina                                                     Benaki Müzesi                    1930

Liverpool  Schumacher College            Ekoloji Öğrenim merkezi    1992

Nürnberg                                               Oyuncak Müzesi                 1994

Oslo                                                      Çocuk Sanat müzesium       1986